Science Blog’un haberine göre, araştırmada, iş yerinde sıkça yapay zekayla çalışmanın yalnızlıkla ilişkisi incelendi.
Araştırma kapsamında ABD, Tayvan, Endonezya ve Malezya gibi farklı kültürlerden kişiler gözlemlendi.
Çalışmaların ilk ayağında, yapay zeka kullanan 166 Tayvanlı biyomedikal mühendis deneylere tabi tutuldu. Hissettikleri yalnızlık, bağlanma anksiyetesi ve aidiyet duyguları hakkında 3 hafta boyunca sorgulanan katılımcılar, kendilerinin ve iş arkadaşlarının yararlı davranışlarını değerlendirdi.
Ayrıca katılımcıların aile üyelerine, mühendislerin alkol tüketimi ve uyku düzenleri soruldu.
Araştırmada, sıkça yapay zeka ile çalışan mühendislerin diğerlerine kıyasla daha fazla yalnızlık ve uykusuzluk yaşadığı, alkol tüketimlerinin daha fazla olduğu saptandı.
YAPAY ZEKANIN KULLANIMININ DEĞİŞİMİ
Çalışmaların ikinci ayağı da Endonezyalı 126 emlak danışmanı üzerinde uygulandı.
Katılımcıların yarısının art arda 3 gün boyunca yapay zeka kullanmaması istenirken, diğer grubun yapay zeka kullanması şartı koşuldu.
Alkol tüketimi konusunda mühendislerin aksine emlakçılarda farklı sonuçlar elde edildi.
İki emlakçı grubunun mesai sonrası alkol tüketiminde kayda değer farklar olmadığı görüldü.
Araştırmanın yazarı Pok Men Tang, yapay zekanın iş yerinde olumlu katkılar sunduğuna ancak çalışanlara ruhsal ve fiziksel zarar verebileceğine işaret etti.
Tang, yapay zekanın söz konusu olumsuz etkenlerini azaltmak için işverenlerin yapay zekayla çalışma limiti getirmelerinin ve çalışanların aralarında sosyalleşmesi için olanak sağlanmasının öneminin altını çizdi.
Yazar Tang, yapay zeka programcılarının sistemlerine insansı ses gibi sosyal özellikler eklemelerinin yararlı olabileceğini vurguladı.
Araştırma, 12 Haziran’da Applied Psychology dergisinde yayımlandı.