Eğitim sisteminin acil çözüm bekleyen sorunlarına odaklanan raporda, “Ezbere dayalı eğitim sistemi”, “Mesleki eğitim”, “Öğretmenlik”,“Kademeler arası geçiş sistemleri”, “Yükseköğretim” ve “Krizlere dayanıklı eğitim sistemi” başlıkları altında politika önerileri sunuldu. Bunlardan bazıları şöyle:
- EZBERE DAYALI EĞİTİM:
Bilimsel çalışmalara göre MEB’e bağlı okullarda okutulan müfredatlar, yüksek oranda alt düzey öğrenme basamaklarına karşılık gelen kazanımları içeriyor. Bu durum, çocuklarımızın çağın gerektirdiği 21. yüzyıl becerilerini edinmelerinin önünde engel oluşturuyor. Örneğin 1.-8. sınıf Türkçe dersi müfredatındaki kazanımların yaklaşık yüzde 74’ü anlama ve uygulama basamaklarına; yalnızca yüzde 26’sı ise analiz, değerlendirme ve yaratma basamaklarına karşılık geliyor.
- ÖĞRETMENLİK:
Öğretmen yetiştirme süreci ile ilgili alınan kararlar “nitelikli öğretmen” hedefi ile uyuşmuyor. Ücretli öğretmenlik uygulamasında öğretmenlik için gerekli asgari yeterlikleri taşımayan kişilerin bile herhangi bir kontrol mekanizması olmadan öğrencilerle temas edebiliyor olması, çocuk ve gençlerin nitelikli eğitime erişim hakkını sekteye uğratıyor. Dezavantajlı bölgelere ve okullara deneyimli öğretmen istihdamı yapılamıyor. KPSS kaldırılmalı. Bunun yerine öğretmen yeterliklerini ve öğretmenlerin pedagojik alan bilgilerini değerlendiren bir yazılı sınav olmalı.
- YÜKSEKÖĞRETİM:
Yükseköğretim sistemi merkeziyetçi, katı ve tek tip bir yapılanmaya sahip. Sistem, akademik kadro ve eğitim öğretimin niteliği bağlamında dünyanın gerisinde kalıyor. Sisteme açık öğretim modeli egemen oluyor.
- MESLEKİ ve TEKNİK EĞİTİM:
Genç işsizliği öteleyen değil engelleyen bir mesleki eğitim anlayışına ihtiyaç var.Mesleki ve teknik eğitimde öğrenci sayılarını artırarak işsizliğin baskılanmasına aracılık eden politikaların toplumsal bir felakete yol açma olasılığı bulunuyor.
- KADEMELER ARASI GEÇİŞ SİSTEMLERİ:
Okulun kıymetsizleştiği, öğrencilerin okul dışı kaynaklara mahkûm edildiği bir sistem ülkenin felaketidir. Sınav odaklı yaklaşım okullardaki eğitim öğretim süreçlerini kıymetsizleştiriyor.Okullar, öğrencileri bir sonraki kademeye geçiş için hazırlayan dev bir dershane sistemine dönüştü.Öğrencilerin yalnızca yüzde 10’unu seçmek gibi bir amaçla yola çıkılan LGS’de öğrencilerin yüzde 80’inden fazlası sınava giriyor.“ Nitelikli okul kandırmacası”ndan ibaret olan ortaöğretime geçiş sınavı tüm öğrencilerin odağı olmaktan çıkarılmalı.
- KRİZLERE DAYANIKLI EĞİTİM SİSTEMİ:
Türkiye’de herhangi bir kriz durumunda pek çok toplumsal kurum ve hizmet arasında ilk vazgeçilenin okullar ve çocukların eğitimi olması endişe verici. Kriz durumlarında ilk tepkilerden biri haline gelen okul kapatma uygulaması nedeniyle çocukların ve gençlerin bilişsel, duyuşsal ve psikomotor gelişim süreçleri bütüncül olarak sekteye uğruyor.